ISSN: 1300 - 6525 E-ISSN: 2149 - 0880
kulak burun boğaz
ve baş boyun cerrahisi dergisi
http://dergi.kbb-bbc.org.tr
Koşulsuz Destek Verenler

Kayıtlı İndeksler








DEFAULT

Influence of Open Structure Rhinoplasty on the Dimensions of the Nasal Cavity
Açık Teknik Rinoplastinin Nazal Kavite Boyutlarına Etkisi
KBB ve BBC Dergisi, 11 (2): 50-54, 2003
Copyright © 2020 by Turkey Association of Society of Ear Nose Throat and Head Neck Surgery. This is an open access article under the CC BY-NC-ND license (http://creativecommons.org/licenses/by-nc-nd/4.0/)
ABSTRACT
Rhinoplasty is considered to be one of the most demanding operations in facial plastic surgery. Open structure rhinoplasty provides excellent exposure of the nasal bony and cartilaginous framework and gives opportunity for additional procedures such as columellar, dorsal, tip and supratip grafts. A successful rhinoplasty must have no adverse effects on nasal functions and physiology. Satisfaction after rhinoplasty depends on patients’ preoperative expectations and degree of nasal obstruction after surgery, that’s why we have to evaluate nasal obstruction besides facial analysis. Thirtytwo patients were included for this study. Acoustic rhinometric measurements were applied to all cases for objective assessment of nasal obstruction. In addition to successful cosmetic results, no adverse effects on nasal functions were established. The extent of nasal deformity, patients’ mood and preoperative expectations have important influences on success of outcomes and patients’ satisfaction.
ÖZET
Rinoplasti, kozmetik ve rekonstrüktif amaçlarla ve sık yapılan bir fasial plastik cerrahi girisimidir. Açık teknik rinoplasti, burun kartilaj ve kemik yapılarına maksimal binoküler görüs sağlayan, bimanual cerrahi manüplasyonlara ve greft uygulamalarına olanak veren bir tekniktir. Basarılı bir rinoplasti, kozmetik açıdan düzelme sağladığı gibi nazal fonksiyonları ve nazal fizyolojiyi de olumsuz etkilememelidir. Rinoplasti sonrası hasta memnuniyetini belirleyecek olan iki temel unsur söz konusudur; bunlardan biri kozmetik açıdan memnuniyeti etkileyecek olan hasta beklentisi, diğeri ise fonksiyonel açıdan memnuniyeti etkileyecek olan burun tıkanıklığıdır. Bu nedenle olgularda ameliyat öncesi ve sonrası yapılan fasial analizin yanısıra burun tıkanıklığı mutlaka değerlendirilmelidir. Çalısmaya nazal deformite nedeniyle rinoplasti ve endikasyonu olan olgularda ek olarak septoplasti uygulanan 32 hasta dahil edildi. Kozmetik sonuçların yanı sıra preoperatif ve postoperatif uygulanan akustik rinometri ölçümleriyle postoperatif nazal kavite boyutlarındaki değisim ve burun tıkanıklığı objektif olarak değerlendirildi. Bu çalısmanın sonuçları, kozmetik açıdan basarılı olan girisimlerimizin nazal fonksiyonları da olumsuz etkilemediğini destekler niteliktedir. Olguların nazal deformitelerinin derecesinin, psikolojik durum ve beklentilerinin, nazal fonksiyonlara ait semptomlarının ameliyat öncesi dikkatle değerlendirilmesi ve cerrahın da hedeflediklerini hastasına aktarması, ameliyat sonrası memnuniyeti belirleyici unsurlardır. Bunlarla birlikte kozmetik amaçlı rinoplasti uygulanırken nazal pasajın ve burundan nefes alma fonksiyonunun etkilenebileceği akıldan çıkarılmamalıdır.