ISSN: 1300 - 6525 E-ISSN: 2149 - 0880
kulak burun boğaz
ve baş boyun cerrahisi dergisi
http://dergi.kbb-bbc.org.tr
Kayıtlı İndeksler









Yutma Şikâyeti Olan ve Olmayan Geriatrik Bireylerde Yaşam Kalitesi
Quality of Life in Geriatric Individuals with and without Swallowing Complaints
Received Date : 08 Nov 2024
Accepted Date : 04 Dec 2024
Available Online : 12 Dec 2024
aAnkara Medipol University Faculty of Health Sciences, Department of Speech and Language Therapy, Ankara, Türkiye bOndokuz Mayıs University Faculty of Medicine, Division of Gastroenterology, Samsun, Türkiye cÇankırı Karatekin University Faculty of Health Sciences, Department of Internal Medicine Nursing, Çankırı, Türkiye
Doi: 10.24179/kbbbbc.2024-106705 - Makale Dili: EN
KBB ve BBC Dergisi
ÖZET
Amaç: Yutma güçlüğü şikâyeti olan veya olmayan geriatrik bireylerin yaşam kalitesini değerlendirmektir. Gereç ve Yöntemler: Yutma güçlüğü şikâyeti olan (ana grup, n=112) ve olmayan (referans grup, n=83) toplam 195 katılımcı çalışmaya dâhil edilmiştir. Katılımcılara Yeme Değerlendirme Aracı [The Eating Assessment Tool (TEAT- 10)] ve Yaşlı Bireylerde Yaşam Kalitesi Ölçeği [The Quality of Life Scale in Older People (CASP-19)] uygulanmıştır. CASP-19’da Özerklik ve Doyum Algısı (Faktör 1) ve Engel Algısı (Faktör 2) olmak üzere 2 alt boyut vardır. Bulgular: Ana gruptaki katılımcıların ortalama yaşı 70,78±5,286 iken referans grubunda bu değer 72,25±7,583’tür. Ana ve referans grupları demografik ve klinik özelliklerde benzerlik göstermiştir (p>0,05). Ana grubun ortalama T-EAT- 10 puanı 6,80±6,130 iken referans grubunda bu puan 0,51±0,787 olarak bulunmuştur (t=10,753, p≤0,001). CASP-19 ana grup (20,51±8,282) ve referans grubu (23,55±8,090) arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark vardır (t=2,564, p=0,011). Korelasyon analizi sonucunda, TEAT- 10 ile CASP-19 alt boyutları Faktör 1 (r=-0,211, p=0,025), Faktör 2 (r=-0,222, p=0,019) ve CASP-19toplam (r=-0,237, p=0,012) arasında zayıf ve negatif yönlü istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki vardır. Sonuç: Bu çalışmada, yutma güçlüğü şikâyeti olan geriatrik bireylerin, yutma şikâyeti olmayanlara göre daha düşük yaşam kalitesine sahip olduğu belirlenmiştir. Disfaji şiddeti arttıkça yaşam kalitesinin düştüğü tespit edilmiştir. Geriatrik bireylerde disfaji taramalarının artırılması ve daha geniş popülasyonlarda uzunlamasına takip çalışmalarının yapılması önerilmektedir.
ABSTRACT
Objective: The aim of this study is to evaluate the quality of life levels of geriatric individuals with or without complaints of swallowing difficulties. Material and Methods: A total of 195 participants with (main group, n=112) and without (reference group, n=83) complaints of swallowing difficulties were included in the study. The Eating Assessment Tool (T-EAT-10) and The Quality of Life Scale in Older People (CASP-19) were applied to the participants. There are two sub-dimensions in CASP-19: Perception of Autonomy and Satisfaction (Factor 1) and Perception of Obstacles (Factor 2). Results: The average age of participants in the main group is 70.78±5.286, while in the reference group, it is 72.25±7.583. The main and reference groups were similar in demographic and clinical characteristics (p>0.05). The mean T-EAT-10 score for the main group was 6.80±6.130, while it was 0.51±0.787 in the reference group (t=10.753, p≤0.001). A statistically significant difference was found between the CASP-19 the main group (20.51±8.282) and reference group (23.55±8.090) (t=2.564, p=0.011). A correlation analysis revealed a weak, negative statistical correlation between T-EAT-10 and the CASP-19 subscale the Factor 1 (r=-0.211, p=0.025), the Factor 2 (r=-0.222, p=0.019), and the CASP-19Total (r=- 0.237, p=0.012). Conclusion: In this study, it was determined that geriatric individuals with complaints of swallowing difficulty have a lower quality of life compared to those without such complaints. It was determined that as the severity of dysphagia increased, the overall quality of life decreased. It is recommended that screening for dysphagia in geriatric individuals be increased and longitudinal follow-up studies be conducted in larger populations.