ISSN: 1300 - 6525 E-ISSN: 2149 - 0880
kulak burun boğaz
ve baş boyun cerrahisi dergisi
http://dergi.kbb-bbc.org.tr
Kayıtlı İndeksler








DEFAULT

Our Experiences in Thyroid Surgery
Tiroid Cerrahisi Deneyimlerimiz
KBB ve BBC Dergisi 17 (3):96-100, 2009
Copyright © 2020 by Turkey Association of Society of Ear Nose Throat and Head Neck Surgery. This is an open access article under the CC BY-NC-ND license (http://creativecommons.org/licenses/by-nc-nd/4.0/)
ABSTRACT
Objective: To evaluate our thyroidectomy cases and present our experience. Material and Methods: Hospital records of 88 cases of thyroidectomy at Baskent University, Adana Teaching and Research Center, Otorhinolaryngology Department were retrospectively examined and evaluated. The parameters such as, age, gender, complaints of the patients, pathological diagnosis, complications and, follow-up duration were recorded. Results: Benign and malignant masses were detected in 69 (78.4%), and 19 (21.6%) of cases respectively. Fifty-nine (67%) nodular colloidal goiters, 2 (2.3%) diffuse colloidal goiters, 3 (3.4%) Hashimoto’s thyroiditis, 5 (5.7%) follicular adenomas, 16 (18.2%) papillary carcinomas, 2 (2.3%) follicular carcinomas, 1 (1.1%) medullary carcinoma were diagnosed. Total lobectomy and isthmusectomy for 59, total thyroidectomy for 12, ipsilateral total and contrlateral subtotal thyroidectomy for 8, total thyroidectomy and neck dissection for 2, subtotal thyroidectomy for 3 cases unilaterally, for 4 cases bilaterally were the procedures undertaken. Mean follow-up period was 14.1 ± 10.2 months (6-38 months). Vocal cord paralysis, hypocalcemia, seroma and coronary ischemia were developed in 4 (4.5%), 3 (3.4%), 2 (2.3%) and 1 (1.1%) cases respectively. Completion thyroidectomy and radioactive iodine therapy were added to those with a postoperative histopathologic diagnosis of malignancy who were initially treated with hemithyroidectomy. Conclusion: Thyroid gland surgery is a procedure performed worldwide with a uniformly low mortality rate. This surgery is being increasingly performed by otorhinolaryngologists in our country. Since many possible complications, most importantly vocal cord paralysis and respiratory difficulty were managed chiefly by otorhinolaryngologists, thyroid surgery should be included in the classical curriculum of otorhinolaryngology residency training.
ÖZET
Amaç:Tiroid bezi cerrahisi yaptığımız olguları değerlendirmek ve deneyimlerimizi sunmak. Yöntem ve Gereçler: Başkent Üniversitesi Adana Uygulama ve Araştırma Hastanesi Kulak Burun Boğaz Kliniği’nde tiroidektomi yapılan 88 olgunun kayıtları geriye yönelik olarak incelenip değerlendirildi. Hastaların yaşı, cinsiyeti, şikayetleri, patolojik tanısı, uygulanan cerrahi yöntem, komplikasyonlar ve takip süreleri kaydedildi. Bulgular: Hastaların 69’unda (%78.4) benign, 19’unda (%21.6) malign kitle tespit edildi. Elli dokuz olguda (%67) noduler kolloidal guatr, 2 olguda (%2.3) diffüz kolloidal guatr, 3 olguda (%3.4) Hashimato tiroiditi, 5 olguda (%5.7) folliküler adenom, 16 olguda (%18.2) papiller karsinom, 2 olguda (%2.3) folliküler karsinom, 1 olguda (%1.1) medüller karsinom saptandı. Elli dokuz olguya total lobektomi ve istmusektomi, 12 olguya total tiroidektomi, 8 olguya tek taraf total diğer taraf subtotal, 2 olguya total tiroidektomi ve boyun diseksiyonu, 3 olguya unilateral subtotal ve 4 olguya bilateral subtotal tiroidektomi yapıldı. Hastaların ortalama takip süresi 14.1 ± 10.2 ay (6-38 ay) idi. Postoperatif dönemde 4 olguda (%4.5) vokal kord paralizisi, 3 olguda (%3.5) hipokalsemi, 2 olguda (%2.3) seroma ve 1 olguda (%1.1) koroner iskemi gelişti. Postoperatif dönemde histopatolojik tanısı malign olup hemitiroidektomi yapılan hastalara tamamlayıcı tiroidektomi ve RAI tedavisi eklendi. Sonuç: Tiroid bezi cerrahisi tüm dünyada yaygın olarak yapılan ve mortalitesi oldukça düşük bir ameliyattır. Bu cerrahi ülkemizde Kulak Burun Boğaz klinikleri tarafından artan oranda yapılmaya başlanmıştır. Vokal kord paralizisi ve solunum sıkıntısı başta olmak üzere cerrahi komplikasyonların çoğunun Kulak Burun Boğaz hekimlerince tedavi edildiği bu girişimin klasik Kulak Burun Boğaz öğretisindeki yerini alması gerekmektedir.