ISSN: 1300 - 6525 E-ISSN: 2149 - 0880
kulak burun boğaz
ve baş boyun cerrahisi dergisi
http://dergi.kbb-bbc.org.tr
Kayıtlı İndeksler








ORIGINAL RESEARCH

Radiofrequency Ablation for Inferior Turbinate Hypertrophy: Different Application Techniques
Alt Konka Hipertrofilerinde Radyofrekans Ablasyonu: Farklı Uygulama Teknikleri
KBB ve BBC Dergisi 18 (3):89-94, 2010
Copyright © 2020 by Turkey Association of Society of Ear Nose Throat and Head Neck Surgery. This is an open access article under the CC BY-NC-ND license (http://creativecommons.org/licenses/by-nc-nd/4.0/)
ABSTRACT
Objective: The comparison of different application techniques of radiofrequency ablation for inferior turbinate hypertrophy. Material and Methods: Forty six patients who were treated with only radiofrequency ablation and who had special turbinate map before the application were retrospectively reviewed. In this special map, inferior turbinates were divided into nine zones with two vertical and two sagittal imaginary lines. Patient were evaluated under five groups according to application points and numbers. Nasal obstruction was evaluated by symptom scoring between 0 and 10 (0= no nasal obstruction, 10= severe nasal obstruction) preoperatively and postoperatively. Results: Postoperative nasal obstruction scores were found decreased significantly in all groups (p= 0.022, p= 0.011, p= 0.011, p= 0.005, p= 0.002). When we compared the improvement rates of nasal obstruction complaint in the methods used, we found statistically significant difference between group 1 and the others (p< 0.05), however there was no significant difference among the other four groups (p= 0.507). Conclusion: Radiofrequency application from two points is less effective than other application techniques, however application from six or more points to different zones is unnecessary.
ÖZET
Amaç: Alt konka hipertrofilerinde farklı radyofrekans ablasyon uygulama tekniklerinin karşılaştırılması. Gereç ve Yöntem: Sadece alt konka radyofrekans ablasyon uygulanan ve uygulama öncesi alt konkaların özel haritalandırılması yapılan 46 hasta retrospektif olarak incelendi. Bu haritalandırmada, alt konkalar iki vertikal ve iki saggital sanal çizgi ile dokuz bölgeye ayrıldı ve hastalar uygulama yeri ve atış sayısına göre beş grup altında incelendi. Hastalardan uygulamadan önceki ve sonraki burun tıkanıklığı şikayetlerini 0 ile 10 arasında (0= burun tıkanıklığı şikayeti yok, 10=burunda şiddetli tıkanıklık var) skorlamaları istenildi ve gruplar arası farklar değerlendirildi. Bulgular: Tüm hastalarda, her beş yöntemde de tedavi sonrası burun tıkanıklığı şikayet skorlaması ortalamaları tedavi öncesinden istatiksel olarak anlamlı derecede düşük bulunmuştur (p= 0.022, p= 0.011, p= 0.011, p= 0.005, p= 0.002). Yöntemler kendi aralarında karşılaştırıldığında 1 numaralı yöntem ile 2, 3, 4, 5 numaralı yöntemler arasında uygulama öncesi ve sonrası sonrası burun tıkanıklığı şikayeti düzelme yüzde ortalamaları arasında istatiksel olarak anlamlı fark bulunurken (p< 0.05) diğer yöntemler diğer arasında anlamlı fark yoktu (p= 0.507). Sonuç: Sadece iki noktadan yapılan radyofrekans konka ablasyonunun diğer uygulamalara göre daha az etkin olduğu, ayrıca altı ve altıdan fazla atışların da gereksiz olduğu düşünüldü.