DEFAULT
DIAGNOSTIC PROCEDURES OF PAROTID MASSES
PAROTİS BEZİ KİTLELERİNDE TANı YÖNTEMLERİ
Dr. Çetin CUHRUK, Dr. Orhan YILMAZ
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Kulak Burun Boğaz Anabilim Dalı. ANKARA
K.B.B. ve Baş Boyun Cerrahisi Dergisi l : 155 - 198
Copyright © 2020 by Turkey Association of Society of Ear Nose Throat and Head Neck Surgery. This is an open access article under the CC BY-NC-ND license (http://creativecommons.org/licenses/by-nc-nd/4.0/)
ABSTRACT
The varieties at the histopathologies and biological behaviours of parotid masses make their treatment quite difficult. For the optimum treatment planning of surgery and performing it in one stage is especially important because of the high probability of recurrences and metastases. Therefore, pre-operative evaluation of the patient gains particular importance. In this study, pre-operative diagnostic evaluation methods of 254 patients who were operated for parotid masses between January 1980 to December 1992, are analyzed with regard to malignant/benign sensitivity and compared with post-operative histopathological findings. The sensitivity rate of malignant/benign differentiation in ultrasonography is found90%, while conventional sialography showed a rate of 86%, computerized tomography 94%, sialo-computerized tomography 91 % and digital subtraction sialography 89%. Among these methods, the highest false (—) rate is found in fine needle aspiration cytology, while the highest false ( + ) results are found conventional sialography. Also fine needle aspiration cytology, malignant/benign differentiation rate was found as 93%. In conclusion; ultrasonography and fine needle aspiration cytology are recommanded as reliable, safe and cheap methods which would have priority in the pre-operative evaluation of parotid masses. In case of deep lobe involvement, large tumors and suspicion of malignancy, computerized tomography or magnetic resonance is suggested as the additional method of choice.
Keywords: Parotid mass, Diagnostic procedures
ÖZET
Parotis bezi hastalıkları organın embriyolojik, fizyolojik özellikleri, anatomik komşulukları nedeniyle özel öneme sahiptirler. Bu önemden dolayı tedavi planlanması da özenle yapılmalı ve anamnezle fizik muayenenin yeterli olmaması durumunda yardımcı tam yöntemlerine başvurulmalıdır. Bunlar laboratuar, görüntüleme, sito-patolojik ve kombine yöntemlerdir. Bu çalışmada Parotis bezi kitlelerinde uygulanabilecek tanı yöntemleri tek tek değerlendirilmiş ve uygulayabildiğimiz her bir yöntemde Ocak 1980 - Aralık 1992 yuları arasındaki klinik deneyimlerimiz ve sonuçlarımız verilmiştir. Çalışmamızda total olarak ultrasonografiyi %90, konvansiyonel siyalogrofiyi %86, bilgisayarlı tomografiyi %94, siyalo-bilgisayarlı tomografiyi %91 ve dijital subtraksiyon siyalografiyi %89, ince iğne aspirasyon sitolojisini ise %93 oranında tanı koydurucu olarak bulduk. Yöntemler içinde en yüksek yanlış negatiflik ince iğne aspirasyon sitilojisinde, en yüksek yanlış pozitiflik ise konvansiyonel siyalografide bulundu. Sonuç olarak Parotis bezi hastalıklarında dikkatli bir anemnez ve ayrıntılı bir fizik muayeneden sonra ilk uygulanacak yöntem ultrâsonografi ve ardından iğne aspirasyon sitolojisi olmalıdır. Ultrasonografi ile kuşkuda kalınan, yerleşimi, yapısı ve yayılımı konusunda net bulguların gerektiği olgularda bilgisayarlı tomografi veya manyetik rezonans uygulanmalıdır. Ultrasonografi ve bilgisayarlı tomografi ile yeterli sonuç alınamayan ve kitle, enflamasyon kuşkusu devam eden seçilmiş olgularda ise siyalo-bilgisayarlı tomografi ve dijital subtraksiyon siyalografi düşünülmelidir.
Anahtar Kelimeler: Parotis bezi kitleleri, Tanı yöntemleri